1. Kırma, kırılma: “Kesr-i hacer: Taş kırma.”
2. Zarar verme, rencîde etme: “Kesr-i bâl: Gönül kırma.” “Kesr-i şeref.” Kesr-i hâtır makbul değildir (Naîmâ’dan).
3. mat. Bir bütünün bölündüğü eşit parçalardan her birini veya birkaçını gösteren birden küçük sayı.
4. anat. Kemik kırılması.
ѻ Kesr etmek: Kırmak. Kesr-i âdî: Bayağı kesir. Kesr-i âşârî: Ondalık kesir. Kesr-i basit: Basit kesir. Kesr-i munzam: Osmanlı Devleti’nde vergi ve resimlere belirli ölçüde yapılan ilâve. Kesr-i mürekkep: Birleşik kesir.
● Kesrî sıf. (nispet eki -і ile) Kesirle ilgili.
Kaynak : https://lugatim.com
« Sözlüğe geri dön.