Hüsun


« Back to Glossary Index

1. Güzellik. Karşıtı: KUBUH: Hüsn-i mutlak değil midir ki Allâh / Hiç temâşâ-yı hüsn olur mu günâh (…). Ayın on dördü sultan / Kendi hüsnüne hayran (Ali M. Arolat). Fakat eski dilde güzeli anlatan kelime sayısı bunlarla bitmez. Bunlardan başka meselâ şirinlik, sabâhat, melâhat, vecâhet, cemal, behâ, hüsün, ân vb. gibi daha nice kelime çeşitli kullanılışlarıyle çeşitli güzelliklerin ifâdesi olmuştur. O kadar ki böyle güzellikleri söylerken tek kelimeye doyamamış gibi eskiler bunlardan bâzılarını hüsn ü cemal, hüsn ü behâ, hüsn ü ân gibi bir arada kullanırlardı (Nihad S. Banarlı).
2. Güzel, iyi: “Hüsn-i ahlâk: Güzel ahlâk.” “Hüsn-i tesâdüf: Güzel rastlantı.” “Hüsn-i idâre: İyi idâre.” Yirmi – yirmi beş kadar hüsn-i bî-bahâ (Sâmipaşazâde Sezâî).

« Sözlüğe geri dön.