Haşyet


« Back to Glossary Index

1. Saygıyle karışık korku, ululuk karşısında duyulan gönül titremesi, yürekte duyulan ürperme, korku: Ölüm deyince ölür fâniyan haşyetten (Abdülhak Hâmit). Ve bir miğferden ibâret metrûkâtına haşyetle ellerimi dokundurdum (Ahmet Hâşim). Ne yalan söyleyeyim, kalbime haşyet geldi (Mehmet Âkif).
2. din. ve tasavvuf. Allah’ın büyüklüğünü, azametini idrak eden kulun O’nu hakkıyle tâzim edememek ve kulluğuna lâyık olamamak endîşesiyle kalbinde hissettiği ürperme, korku, havfın bir üst derecesi.

● Haşyeten (ﺧﺸﻴﺔًzf. (ḫaşyet’in tenvinli şekli) Haşyetle, korkuyla.

 

Kaynak : https://lugatim.com

« Sözlüğe geri dön.